Yıldırım Belediyesi
Yıldırım Belediyesi
Ömer Küçükkaya
Köşe Yazarı
Ömer Küçükkaya
 

Erdoğan neden kazanmalı!

Türkiye’nin 100 yıllık yaşam öyküsünü derinlemesine incelediğimizde görmekteyiz ki; bugün elimizde var olan imkânlar yüz yıl önce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün elinde olsaydı, Balkanlar ve Ortadoğu halen bizimdi… Cumhuriyet temel değerlerinde yükselen Türkiye, son 21 yıllık varoluş döngüsünde mutlaka birçok artı ve eksi durum ile yüzleşti. Türkiye’nin dünden bugüne geldiği noktayı değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmek için Türkiye’de 7 lider Dünya genelinde ise, birçok ülke omuz omuza bir mücadele yürütüyor. Türkiye’yi yönetmeye talip olan Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindekilerin sürekli sarf ettiği vaatler bütününü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hayata geçirdiği icraatlarla yüzleştirdiğimizde, her şey çok berrak bir şekilde kendini buluyor. FETÖ ile omuz omuza yürütülen seçim ittifakında Amerika ve İngiltere işbirliğinde mezhep tartışmalarını bile gün yüzüne çıkaran Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 74 yaşında… Göreve geldiği 2010 yılından bugüne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında hiçbir seçim kazanamamış olmasına rağmen yinede koltuğu terk etmeyen Sayın  Kılıçdaroğlu, sandıktan sürekli yüzde 50+1 oy çıkarak iktidar olan Sayın Erdoğan’a “diktatör” demiş bir isim! Türkiye’deki 21 yıllık iktidarında hiçbir şekilde “mezhep” vurgusu yapmayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde özellikle Alevi kardeşlerimizin sosyal hak ve kurumsal yapı anlamındaki çözümlemelerini yüzyıllık ülke gerçekleri ile değerlendirdiğimizde bile Sayın Erdoğan’ın haklılığı ortaya çıkıyor… Türkiye’de bir beyin göçü olduğu vurgusu sürekli ifade ediliyor! Elbette mücadeleye etmeyenlerin, ülkesi için tüm dinamiklerle yüzleşemeyenlerin gitmesi doğal! 40 yıldır Türkiye için mücadele eden ve her türlü hukuksuzluğa rağmen Türkiye diyen birisi olarak şunu ifade etmeliyim ki; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin yarınları için kazanmalı… Kurban Bayramı’nda vatandaşlara 15 bin TL vaat eden Kılıçdaroğlu’nun liderliğindeki Cumhuriyet Halk Partisi’nin her kurban bayramında “hayvan hakları” hususunu nasıl gündeme getirdiklerini hatırlayınız! Evet, acımız ve öfkemiz büyük! 6 Şubat depremleri herkes gibi benimde tüm duygularımı ve değerlerimi tahrip eden sonuçlar ortaya çıkardı. Ancak deprem bölgesinde çok kısa sürede hayata geçirilen yatırımları görmezden gelmeyin. Depremzede kardeşlerimiz, 1999 depreminin yokluğuna hiçbir zaman terk edilmedi. Günlerdir hatta haftalardır düşünüyorum! AK Parti ötesinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve karşısındaki kitleyi değerlendiriyorum.  Çok hasas bir süreçte tavır almak ve taraf olmak gerektiğine inanıyorum. Ve görüyorum ki, muhalefetin hepsi bir Recep Tayyip Erdoğan etmiyor! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurduğu Adalet ve Kalkınma Partisi sayesinde Bakan olan Sayın Ali Babacan, bugün kendi liderliğindeki partiden Bursa’da Milletvekili bile çıkaramamış ve beraberinde kendisini 74 yaşındaki bir adama teslim etmiş, sözde gençlerin hakkını savunan ve Türkiye’ye deva olacağını iddia eden bir siyasi parti lideri... Bugün Türkiye’nin geleceği olacağını iddia eden Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde defalarca Başbakan olmuş ve akabinde bugün kendisinin tüm temel değerleri ile çatışan oluşumlarla omuz omuza Türkiye’yi geleceği olmayan bir sözde ittifak ile yöneteceklerini iddia ediyor! Türkiye’nin gücü olan Beştepe’den yönetimi, eskiyen ve belki de deprem dayanıklılığı bile olmayan Çankaya Köşkü’ne geri taşıyacağını ifade eden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nın siyasi liderliğini yürttüğü Cumhuriyet Halk Partisi’nde çoktan CHP’nin yeni lideri kim olacak tartışması başlamış durumda… Mutlaka birçok açıdan sorunların ve sorumluların olduğu, yokluklar ile beraber varlıkların karşı karşıya bırakıldığı, yüzyıllık kaybedişlerle 21 yıllık kazanımların değerlendirilmesi gereken bir dönemden geçiyoruz. Türkiye; 2023 yılında kendi uyduları ile uzay hakimiyeti kurmaya başlayan, kendi insansız hava araçları başta olmak üzere hava teknolojileri ile gökyüzü hakimiyeti sağlayan güçlü bir ülke… Pandemi sürecinde Dünya’nın birçok ülkesi sokaklardan cesetlerini toplayamazken, Türkiye’nin genelinde Vali ve Kaymakamlar eli ile her vatandaşa bir şekilde ulaşıldı. Ve yine deprem sürecinde her ne kadar büyük sorunlar ile acı kayıplar yaşamış olsak bile, Sayın Recep Tayyip Erdoğan tüm kabine üyelerini bir iki isim hariç Milletvekili adayı yaparak Türkiye’nin yeni yüzyılı için “tam değişim” sözünü hayata geçirdi. Türkiye Yüzyılı konseptinde Türk ve İslam coğrafyasında yaşanan güçlenme ve beraberinde ülkemizin artan turizm nüfusunu çok iyi değerlendirmeliyiz. Sürekli ifade ettiğimiz Suriye, Afganistan, Pakistan göçmenleri ötesinde Afrika ülkelerinden gelenleri değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; Türkiye artık küresel bir güç olmaya hazır… Amerika Birleşik Devletleri’nin 300 Milyondan fazla kıtalar arası değişken nüfusunun her türlü din ve inanç ile küresel bir akıl üstünlüğü altında tüm Dünya’ya borçlu şekilde yönetildiğini unutmayınız! Ve yine Amerika’da sokaklarda evsiz yaşayan Milyonlarca insanı… Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde birçok kalkınma hamlesini yapmış bir ülke. Sadece Bursa’da, 18 aktif Sanayi ve Teknoloji Bölgesi ile gücünü Dünya’ya kanıtlamış güçlü bir Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde inşa edildi. Türkiye’nin yarınlarını değerlendirirken, benimde acı tecrübelerim ve ödediğim telafisi mümkün olmayan bedeller yok mu? Elbette var! Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’tan tutunda en alt tabakaya kadar AK Parti içerisindeki hukuksuzluk ve liyakatsizlik bizi de ezmedi mi? Ezmiyor mu? Elbette eziyor! Hatta imha etmenin bin bir türlü yolunu deniyorlar… AK Parti’de mutlaka Milletvekili olsun dediğimiz isimler İl Başkanının korkusundan telefonlarımıza çıkamazken, bizimle yan yana bile gelemezken biz yinede diyoruz ki; Türkiye’nin 13’ncü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmalı… Değerli Okuyucularım; Türkiye için taraf olmak zorundayız. Ülke menfaatlerimizi, ülkenin kazanımlarını, vaat edilenlerden öte hayata geçirilenleri görmek ve iyi okumak zorundayız. Daha güçlü bir Türkiye mümkün! Daha fazla vatandaşları ile kucaklaşan ve vatandaşlarının sorunlarını daha hızlı çözebilen bir Türkiye mümkün. Yarınlara umutla bakabilmek için daha fazla birbirimize sarılmalıyız. Ayrışmadan, ötekileşmeden, ötekileştirmeden… Bugün 1 Mayıs. Emek ve Dayanışma Günü. Asgari ücret ve kamu çalışan maaşlarının gündeme taşınmaya çalışıldığı Türkiye’de, Emekli Maaşlarının geldiği noktayı görmeliyiz. Bugün, küresel güç odaklarının sadece ülkemizde değil! Dünya’nın genelinde yaratmaya çalıştığı kaosu iyi okumalı ve refah döneminin pek uzak olmadığını kabullenmeliyiz. Türkiye, Yüzyıldır savaşan bir ülke! Bugün bizimle kıyaslanan Amerika, İngiltere, Japonya, Avrupa son yüzyıldır savaş görmedi! Türkiye ise, her 10 yılda bir yaşanan darbelerle ve son 40 yıldır terörle mücadele ediyor. Kaybettiğimiz Milyonlarca insanımızı ve Milyarlarca değerimizi düşünün! Şimdi herkes aynı safta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında omuz omuza değil mi? Evet, 10 binlerce insanımızı terör yüzünden kaybettik ama yüz binlercesini ve hatta Milyonlarcasını ülke içerisinde yaşanan kaoslar nedeniyle kaybettik. Köylerini, kasabalarını hatta şehirlerini terk eden insanlarımızı unuttuk mu? Ve yine sağ sol dönemlerinde ülkelerini, hayallerini, yarınlarını bırakıp yurtdışına kaçan insanlarımızı unuttuk mu? Ben demiyorum ki; Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a oy verin! Ya da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vermeyin… Ben diyorum ki; iyi düşünün, doğru analiz edin öyle karar verin… Toplumu değerlendirdiğimizde; vaatler ile gerçekleri yan yana koyduğumuzda Türkiye’nin 21 yıllık kazanımları ile Yüzyıllık varoluş sürecini değerlendirdiğimizde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 14 Mayıs 2023 seçimlerini kazanmalı diyenlerdenim.   Sadece Türkiye için değil! Dünya’nın barış ve refahını tesis etmeye muktedir tek güç Türkiye için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs 2023 seçimlerini kazanmalı… Bedel ödemek ise, emin olun çoğunuzdan daha fazla bedel ödemiş ve ödemekte olan bir kardeşinizim. Kaybetmek ise, hepinizden daha fazla kaybetmiş birisiyim. 40 yaşındayım! Ve bugünden sonra çekilip kenara otursam 40 yıl daha kimseye minnet etmeden alın terim ve akıl terim ile her biriniz gibi çalışıp evime ekmek götürecek yeteneklerdeyim. Türkiye’nin var olan huzur ve güvenlik ortamının bozulmaması, Amerika ve işbirlikçilerinin yeniden Türk Silahlı Kuvvetleri başta olmak üzere Bakanlıklar dâhil Türkiye’nin her bir noktasında var olmaması, yerli ve milli üretimlerin devamı ile Türkiye’nin kendi bireylerinin omuzlarında daha fazla güçlenmesi için, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; 14 Mayıs 2023 seçimlerini mutlaka kazanmalı… Bugün 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü. Alın terinin, akıl terinin ve her şeyden önemlisi güçlü Türkiye’nin var olması için emek veren tüm emekçilerin ve emeklilerin gününü kutluyorum…
Ekleme Tarihi: 01 Mayıs 2023 - Pazartesi

Erdoğan neden kazanmalı!

Türkiye’nin 100 yıllık yaşam öyküsünü derinlemesine incelediğimizde görmekteyiz ki; bugün elimizde var olan imkânlar yüz yıl önce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün elinde olsaydı, Balkanlar ve Ortadoğu halen bizimdi…

Cumhuriyet temel değerlerinde yükselen Türkiye, son 21 yıllık varoluş döngüsünde mutlaka birçok artı ve eksi durum ile yüzleşti. Türkiye’nin dünden bugüne geldiği noktayı değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmek için Türkiye’de 7 lider Dünya genelinde ise, birçok ülke omuz omuza bir mücadele yürütüyor.

Türkiye’yi yönetmeye talip olan Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindekilerin sürekli sarf ettiği vaatler bütününü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hayata geçirdiği icraatlarla yüzleştirdiğimizde, her şey çok berrak bir şekilde kendini buluyor.

FETÖ ile omuz omuza yürütülen seçim ittifakında Amerika ve İngiltere işbirliğinde mezhep tartışmalarını bile gün yüzüne çıkaran Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 74 yaşında…

Göreve geldiği 2010 yılından bugüne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında hiçbir seçim kazanamamış olmasına rağmen yinede koltuğu terk etmeyen Sayın  Kılıçdaroğlu, sandıktan sürekli yüzde 50+1 oy çıkarak iktidar olan Sayın Erdoğan’a “diktatör” demiş bir isim!

Türkiye’deki 21 yıllık iktidarında hiçbir şekilde “mezhep” vurgusu yapmayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde özellikle Alevi kardeşlerimizin sosyal hak ve kurumsal yapı anlamındaki çözümlemelerini yüzyıllık ülke gerçekleri ile değerlendirdiğimizde bile Sayın Erdoğan’ın haklılığı ortaya çıkıyor…

Türkiye’de bir beyin göçü olduğu vurgusu sürekli ifade ediliyor! Elbette mücadeleye etmeyenlerin, ülkesi için tüm dinamiklerle yüzleşemeyenlerin gitmesi doğal! 40 yıldır Türkiye için mücadele eden ve her türlü hukuksuzluğa rağmen Türkiye diyen birisi olarak şunu ifade etmeliyim ki; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin yarınları için kazanmalı…

Kurban Bayramı’nda vatandaşlara 15 bin TL vaat eden Kılıçdaroğlu’nun liderliğindeki Cumhuriyet Halk Partisi’nin her kurban bayramında “hayvan hakları” hususunu nasıl gündeme getirdiklerini hatırlayınız!

Evet, acımız ve öfkemiz büyük! 6 Şubat depremleri herkes gibi benimde tüm duygularımı ve değerlerimi tahrip eden sonuçlar ortaya çıkardı. Ancak deprem bölgesinde çok kısa sürede hayata geçirilen yatırımları görmezden gelmeyin. Depremzede kardeşlerimiz, 1999 depreminin yokluğuna hiçbir zaman terk edilmedi. Günlerdir hatta haftalardır düşünüyorum! AK Parti ötesinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve karşısındaki kitleyi değerlendiriyorum.  Çok hasas bir süreçte tavır almak ve taraf olmak gerektiğine inanıyorum.

Ve görüyorum ki, muhalefetin hepsi bir Recep Tayyip Erdoğan etmiyor!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurduğu Adalet ve Kalkınma Partisi sayesinde Bakan olan Sayın Ali Babacan, bugün kendi liderliğindeki partiden Bursa’da Milletvekili bile çıkaramamış ve beraberinde kendisini 74 yaşındaki bir adama teslim etmiş, sözde gençlerin hakkını savunan ve Türkiye’ye deva olacağını iddia eden bir siyasi parti lideri...

Bugün Türkiye’nin geleceği olacağını iddia eden Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde defalarca Başbakan olmuş ve akabinde bugün kendisinin tüm temel değerleri ile çatışan oluşumlarla omuz omuza Türkiye’yi geleceği olmayan bir sözde ittifak ile yöneteceklerini iddia ediyor!

Türkiye’nin gücü olan Beştepe’den yönetimi, eskiyen ve belki de deprem dayanıklılığı bile olmayan Çankaya Köşkü’ne geri taşıyacağını ifade eden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nın siyasi liderliğini yürttüğü Cumhuriyet Halk Partisi’nde çoktan CHP’nin yeni lideri kim olacak tartışması başlamış durumda…

Mutlaka birçok açıdan sorunların ve sorumluların olduğu, yokluklar ile beraber varlıkların karşı karşıya bırakıldığı, yüzyıllık kaybedişlerle 21 yıllık kazanımların değerlendirilmesi gereken bir dönemden geçiyoruz.

Türkiye; 2023 yılında kendi uyduları ile uzay hakimiyeti kurmaya başlayan, kendi insansız hava araçları başta olmak üzere hava teknolojileri ile gökyüzü hakimiyeti sağlayan güçlü bir ülke…

Pandemi sürecinde Dünya’nın birçok ülkesi sokaklardan cesetlerini toplayamazken, Türkiye’nin genelinde Vali ve Kaymakamlar eli ile her vatandaşa bir şekilde ulaşıldı. Ve yine deprem sürecinde her ne kadar büyük sorunlar ile acı kayıplar yaşamış olsak bile, Sayın Recep Tayyip Erdoğan tüm kabine üyelerini bir iki isim hariç Milletvekili adayı yaparak Türkiye’nin yeni yüzyılı için “tam değişim” sözünü hayata geçirdi.

Türkiye Yüzyılı konseptinde Türk ve İslam coğrafyasında yaşanan güçlenme ve beraberinde ülkemizin artan turizm nüfusunu çok iyi değerlendirmeliyiz. Sürekli ifade ettiğimiz Suriye, Afganistan, Pakistan göçmenleri ötesinde Afrika ülkelerinden gelenleri değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; Türkiye artık küresel bir güç olmaya hazır…

Amerika Birleşik Devletleri’nin 300 Milyondan fazla kıtalar arası değişken nüfusunun her türlü din ve inanç ile küresel bir akıl üstünlüğü altında tüm Dünya’ya borçlu şekilde yönetildiğini unutmayınız! Ve yine Amerika’da sokaklarda evsiz yaşayan Milyonlarca insanı…

Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde birçok kalkınma hamlesini yapmış bir ülke. Sadece Bursa’da, 18 aktif Sanayi ve Teknoloji Bölgesi ile gücünü Dünya’ya kanıtlamış güçlü bir Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde inşa edildi.

Türkiye’nin yarınlarını değerlendirirken, benimde acı tecrübelerim ve ödediğim telafisi mümkün olmayan bedeller yok mu? Elbette var!

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’tan tutunda en alt tabakaya kadar AK Parti içerisindeki hukuksuzluk ve liyakatsizlik bizi de ezmedi mi? Ezmiyor mu? Elbette eziyor! Hatta imha etmenin bin bir türlü yolunu deniyorlar…

AK Parti’de mutlaka Milletvekili olsun dediğimiz isimler İl Başkanının korkusundan telefonlarımıza çıkamazken, bizimle yan yana bile gelemezken biz yinede diyoruz ki; Türkiye’nin 13’ncü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmalı…

Değerli Okuyucularım;

Türkiye için taraf olmak zorundayız. Ülke menfaatlerimizi, ülkenin kazanımlarını, vaat edilenlerden öte hayata geçirilenleri görmek ve iyi okumak zorundayız. Daha güçlü bir Türkiye mümkün! Daha fazla vatandaşları ile kucaklaşan ve vatandaşlarının sorunlarını daha hızlı çözebilen bir Türkiye mümkün. Yarınlara umutla bakabilmek için daha fazla birbirimize sarılmalıyız. Ayrışmadan, ötekileşmeden, ötekileştirmeden…

Bugün 1 Mayıs. Emek ve Dayanışma Günü. Asgari ücret ve kamu çalışan maaşlarının gündeme taşınmaya çalışıldığı Türkiye’de, Emekli Maaşlarının geldiği noktayı görmeliyiz. Bugün, küresel güç odaklarının sadece ülkemizde değil! Dünya’nın genelinde yaratmaya çalıştığı kaosu iyi okumalı ve refah döneminin pek uzak olmadığını kabullenmeliyiz.

Türkiye, Yüzyıldır savaşan bir ülke! Bugün bizimle kıyaslanan Amerika, İngiltere, Japonya, Avrupa son yüzyıldır savaş görmedi! Türkiye ise, her 10 yılda bir yaşanan darbelerle ve son 40 yıldır terörle mücadele ediyor.

Kaybettiğimiz Milyonlarca insanımızı ve Milyarlarca değerimizi düşünün! Şimdi herkes aynı safta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında omuz omuza değil mi?

Evet, 10 binlerce insanımızı terör yüzünden kaybettik ama yüz binlercesini ve hatta Milyonlarcasını ülke içerisinde yaşanan kaoslar nedeniyle kaybettik. Köylerini, kasabalarını hatta şehirlerini terk eden insanlarımızı unuttuk mu? Ve yine sağ sol dönemlerinde ülkelerini, hayallerini, yarınlarını bırakıp yurtdışına kaçan insanlarımızı unuttuk mu?

Ben demiyorum ki; Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a oy verin! Ya da Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vermeyin… Ben diyorum ki; iyi düşünün, doğru analiz edin öyle karar verin…

Toplumu değerlendirdiğimizde; vaatler ile gerçekleri yan yana koyduğumuzda Türkiye’nin 21 yıllık kazanımları ile Yüzyıllık varoluş sürecini değerlendirdiğimizde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 14 Mayıs 2023 seçimlerini kazanmalı diyenlerdenim.  

Sadece Türkiye için değil! Dünya’nın barış ve refahını tesis etmeye muktedir tek güç Türkiye için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs 2023 seçimlerini kazanmalı…

Bedel ödemek ise, emin olun çoğunuzdan daha fazla bedel ödemiş ve ödemekte olan bir kardeşinizim. Kaybetmek ise, hepinizden daha fazla kaybetmiş birisiyim. 40 yaşındayım! Ve bugünden sonra çekilip kenara otursam 40 yıl daha kimseye minnet etmeden alın terim ve akıl terim ile her biriniz gibi çalışıp evime ekmek götürecek yeteneklerdeyim.

Türkiye’nin var olan huzur ve güvenlik ortamının bozulmaması, Amerika ve işbirlikçilerinin yeniden Türk Silahlı Kuvvetleri başta olmak üzere Bakanlıklar dâhil Türkiye’nin her bir noktasında var olmaması, yerli ve milli üretimlerin devamı ile Türkiye’nin kendi bireylerinin omuzlarında daha fazla güçlenmesi için, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; 14 Mayıs 2023 seçimlerini mutlaka kazanmalı…

Bugün 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü. Alın terinin, akıl terinin ve her şeyden önemlisi güçlü Türkiye’nin var olması için emek veren tüm emekçilerin ve emeklilerin gününü kutluyorum…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.