Yıldırım Belediyesi
Yıldırım Belediyesi
Ömer Küçükkaya
Köşe Yazarı
Ömer Küçükkaya
 

Ak Parti çözülüyor mu?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İzmir miting ve çalışmalarını, fotoğraf karelerine ve videoalara yansıyan durumları analiz ettiğimizde bu iddia güç kazanıyor. Özellikle Ankara ile Anadolu arasında ciddi bir bakış açısı ayrılığı var. Bursa gibi bir kentte bile birçok ilçede Genel Merkez'in gösterdiği adayların aksine karşı liste çıkarmak isteyen Erdoğancıların olması kafaları ciddi oranda karıştırıyor. Geçtiğimiz günlerde Ak Parti Milletvekillerine "partiyi neden savunmuyorsunuz" çıkışı yapan Erdoğan'ın özellikle FETÖ ile mücadelede eksik kalan Bursa ile ilgili kafası karışık. Her ne kadar birileri ısrarla "Ak Parti büyük bir aile" kavramına inanıyor olsa bile, önce ki gün gerçekleştirilen bir özel tıp merkezi açılışında Ak Partili İl ve İlçe yöneticilerinin soğuk tavırları ve halkla olmak yerine üst katta protokol olarak oturmaları vatandaş ve partililer nezdinde ayıplandı. Son dönemde artan "bizdensin, bizden değilsin" tartışmalarının Ak Parti Bursa'da ciddi yol ayrılıklarına neden olduğu biliniyor. Yine Ak Parti'den ayrılmak isteyenlerin "Ali Babacan artık partiyi kurmalı" söylemleri Recep Tayyip Erdoğan'ın da Bursa'da güç kaybetmeye başladığının en temel göstergesi.   Peki, Ak Parti nasıl bu durumlara geldi? Bursa'da oy fakının yerel seçimlerde yüzde 20'lerden Cumhur İttifakına rağmen yüzde 2 bandına düşmesi Ankara'nın da gördüğü bir gerçek. Bu siyasi fırsatı bir türlü kendi içerisinde yükselişe yöneltmeyen ve Cumhur İttifakına sahip çıkan Milliyetçi Hareket Partisi'nin oy oranları kendisine rağmen artıyor. Buna rağmen MHP'nin özellikle Bursa başta olmak üzere birçok kentte bu oyları sahiplenmemesi, partiye geçmek isteyen İYİ Partililer başta olmak üzere Ak Parti ve farklı kanada sosyal medyadan fütursuzca yüklenilmesi de Devlet Bahçeli ve MHP Genel Merkezini zora sokuyor. Ve yine MHP'nin artık ittifak ortağı olarak değil, tek başına köklü bir siyasi parti olduğunu hatırlayarak sahaya inmesini arzulayanların sayısı milyonları geçiyor...   Ak Parti içerisinde var olan olumsuz hava Bursa'da kendini fazlasıyla hissettiriyor. Öyle ki, CHP'de kongrelerle değişen siyasi anlayışa karşı iktidar kanat adeta sus pus. CHP İl Başkanlığı koltuğuna oturduğu günden beri Ak Parti karşıtı muhalefetini güçlendiren ve Ak Parti'nin yerel eksiklikleri ile tamamlayamadığı projelerden yola çıkan İsmet Karaca, partisini yükseliş yörüngesine yerleştirdi. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı İsmet Karaca'nın İstanbul yolu hafif raylı sistem eleştirilerine Ak Parti'den net bir cevap halen gelmezken, Ak Parti Osmangazi ve Bursa teşkilatlarının CHP'nin bu ani çıkışına hazırlıksız yakalanması manidar. Kent ile diyaloglarını güçlendiremeyen, ötekileştiren siyaseti nedeniyle arada ki farkı iyice kapatan Ak Parti'nin ilk erken seçimde Bursa'dan mevcut Milletvekili sayısınn yarısını çıkarması mümkün değil!   Her türlü eleştiriyi ağır bir dille ve algı ile engelleyen, FETÖ ve Erdoğan düşmanlarına yol açan yeni Ak Parti siyaseti nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan'ın gözünün nuru Bursa kaybediliyor. Siyasetin ötesinde ekonomininde kalbi olan Bursa'da yıllardır sanayiciler ile güçlü bir toplantı yapılamadı! Büyükşehir Belediye Başkanı ve diğer Belediye Başkanlarının Ak Parti'den aday adayı olan sanayicilerin fabrikalarını gezerek aldığı gaz ise, sandıkta kaybedilen oy olarak Erdoğan'ın karşısına çıkıyor. Ak Parti'nin çözülme sürecine girdiğini ve hızla eridiğini ifade eden ise, Erdoğan için canını vermeye hazır ama Ak Parti'ye bundan sonra oy vermeyiz diyen kurucu partililer!   Ak Parti içerisinde yaşanan bu kırılmaları doğru değerlendirdiğimizde, muhtarlardan başlayan sivil toplum kuruluşlarına kadar devam eden ciddi bir kitle ile yüzleşiyoruz. FETÖ'nün Bursa'da halen daha güçlü olması, FETÖ dahil olmak üzere muhalefetin söylemleri karşısında herhangi bir somut açıklamanın iktidar kanadından gelmemesi, basın ve medya ile sivil toplum kuruluşları arasında ikilemler oluşturulması ve ayrımcılık yapılması zaten oyları hızla düşen Ak Parti'yi Bursa'da adeta siliyor. Ak Parti'nin mevcut pozisyonda ne kadar ilerleyebileceği manidar olurken, "sen ben bizim çocuklar" tayfasının ise, hiçbir foto karesine girmeyerek sadece menfaatleri doğrultusunda hareket etmeleri ise, en fazla dikkat çeken faktör!   Gelinen noktada Ak Parti'nin kongre süreçlerinde yeni adayların çıkabilme ihtimalini parti adına umut olarak görenlere nazaran, Bursa'da var olan sessizliğin sandıkta büyük bir yıkılışın habercisi olacağını söyleyenlerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla. Anavatan, Doğruyol, Demokrat Parti, DSP gibi döneminin güçlü partilerini bir sandıkta tarihin anılar sayfasına ekleyen Bursa'nın, Ak Parti'nin bu gidişatına nasıl bir cevap vereceği ise; son seçimlerde kendisini sanık sonuçları ile belgeledi... Ve yine özellikle hızlı tren ile kent merkezinde ki sağlık kuruluşlarının kapatılarak Şehir Hastanesi'ne insanların mahkum edilmesi de ayrı bir eksi oy olarak kayıtlara geçti. Kent merkezinde kapatılan devlet hastanelerinin yerine hızla kent merkezinde açılan özel sağlık kuruluşlarına Ak Parti'li yöneticilerin ve Milletvekillerinin toplu katılımları ise, halkın nezdinde önemli bir eksi not alıyor!   Kısacası Ak Parti'ye destek hızla düşerken, kentlerde var olan bu kötü yönetişim şekli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Cumhurbaşkanlığı'nı yüzde 48 ile almasını imkansızlaştırıyor...
Ekleme Tarihi: 23 Şubat 2020 - Pazar

Ak Parti çözülüyor mu?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İzmir miting ve çalışmalarını, fotoğraf karelerine ve videoalara yansıyan durumları analiz ettiğimizde bu iddia güç kazanıyor. Özellikle Ankara ile Anadolu arasında ciddi bir bakış açısı ayrılığı var. Bursa gibi bir kentte bile birçok ilçede Genel Merkez'in gösterdiği adayların aksine karşı liste çıkarmak isteyen Erdoğancıların olması kafaları ciddi oranda karıştırıyor. Geçtiğimiz günlerde Ak Parti Milletvekillerine "partiyi neden savunmuyorsunuz" çıkışı yapan Erdoğan'ın özellikle FETÖ ile mücadelede eksik kalan Bursa ile ilgili kafası karışık. Her ne kadar birileri ısrarla "Ak Parti büyük bir aile" kavramına inanıyor olsa bile, önce ki gün gerçekleştirilen bir özel tıp merkezi açılışında Ak Partili İl ve İlçe yöneticilerinin soğuk tavırları ve halkla olmak yerine üst katta protokol olarak oturmaları vatandaş ve partililer nezdinde ayıplandı. Son dönemde artan "bizdensin, bizden değilsin" tartışmalarının Ak Parti Bursa'da ciddi yol ayrılıklarına neden olduğu biliniyor. Yine Ak Parti'den ayrılmak isteyenlerin "Ali Babacan artık partiyi kurmalı" söylemleri Recep Tayyip Erdoğan'ın da Bursa'da güç kaybetmeye başladığının en temel göstergesi.

 

Peki, Ak Parti nasıl bu durumlara geldi? Bursa'da oy fakının yerel seçimlerde yüzde 20'lerden Cumhur İttifakına rağmen yüzde 2 bandına düşmesi Ankara'nın da gördüğü bir gerçek. Bu siyasi fırsatı bir türlü kendi içerisinde yükselişe yöneltmeyen ve Cumhur İttifakına sahip çıkan Milliyetçi Hareket Partisi'nin oy oranları kendisine rağmen artıyor. Buna rağmen MHP'nin özellikle Bursa başta olmak üzere birçok kentte bu oyları sahiplenmemesi, partiye geçmek isteyen İYİ Partililer başta olmak üzere Ak Parti ve farklı kanada sosyal medyadan fütursuzca yüklenilmesi de Devlet Bahçeli ve MHP Genel Merkezini zora sokuyor. Ve yine MHP'nin artık ittifak ortağı olarak değil, tek başına köklü bir siyasi parti olduğunu hatırlayarak sahaya inmesini arzulayanların sayısı milyonları geçiyor...

 

Ak Parti içerisinde var olan olumsuz hava Bursa'da kendini fazlasıyla hissettiriyor. Öyle ki, CHP'de kongrelerle değişen siyasi anlayışa karşı iktidar kanat adeta sus pus. CHP İl Başkanlığı koltuğuna oturduğu günden beri Ak Parti karşıtı muhalefetini güçlendiren ve Ak Parti'nin yerel eksiklikleri ile tamamlayamadığı projelerden yola çıkan İsmet Karaca, partisini yükseliş yörüngesine yerleştirdi. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı İsmet Karaca'nın İstanbul yolu hafif raylı sistem eleştirilerine Ak Parti'den net bir cevap halen gelmezken, Ak Parti Osmangazi ve Bursa teşkilatlarının CHP'nin bu ani çıkışına hazırlıksız yakalanması manidar. Kent ile diyaloglarını güçlendiremeyen, ötekileştiren siyaseti nedeniyle arada ki farkı iyice kapatan Ak Parti'nin ilk erken seçimde Bursa'dan mevcut Milletvekili sayısınn yarısını çıkarması mümkün değil!

 

Her türlü eleştiriyi ağır bir dille ve algı ile engelleyen, FETÖ ve Erdoğan düşmanlarına yol açan yeni Ak Parti siyaseti nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan'ın gözünün nuru Bursa kaybediliyor. Siyasetin ötesinde ekonomininde kalbi olan Bursa'da yıllardır sanayiciler ile güçlü bir toplantı yapılamadı! Büyükşehir Belediye Başkanı ve diğer Belediye Başkanlarının Ak Parti'den aday adayı olan sanayicilerin fabrikalarını gezerek aldığı gaz ise, sandıkta kaybedilen oy olarak Erdoğan'ın karşısına çıkıyor. Ak Parti'nin çözülme sürecine girdiğini ve hızla eridiğini ifade eden ise, Erdoğan için canını vermeye hazır ama Ak Parti'ye bundan sonra oy vermeyiz diyen kurucu partililer!

 

Ak Parti içerisinde yaşanan bu kırılmaları doğru değerlendirdiğimizde, muhtarlardan başlayan sivil toplum kuruluşlarına kadar devam eden ciddi bir kitle ile yüzleşiyoruz. FETÖ'nün Bursa'da halen daha güçlü olması, FETÖ dahil olmak üzere muhalefetin söylemleri karşısında herhangi bir somut açıklamanın iktidar kanadından gelmemesi, basın ve medya ile sivil toplum kuruluşları arasında ikilemler oluşturulması ve ayrımcılık yapılması zaten oyları hızla düşen Ak Parti'yi Bursa'da adeta siliyor. Ak Parti'nin mevcut pozisyonda ne kadar ilerleyebileceği manidar olurken, "sen ben bizim çocuklar" tayfasının ise, hiçbir foto karesine girmeyerek sadece menfaatleri doğrultusunda hareket etmeleri ise, en fazla dikkat çeken faktör!

 

Gelinen noktada Ak Parti'nin kongre süreçlerinde yeni adayların çıkabilme ihtimalini parti adına umut olarak görenlere nazaran, Bursa'da var olan sessizliğin sandıkta büyük bir yıkılışın habercisi olacağını söyleyenlerin sayısı azımsanmayacak kadar fazla. Anavatan, Doğruyol, Demokrat Parti, DSP gibi döneminin güçlü partilerini bir sandıkta tarihin anılar sayfasına ekleyen Bursa'nın, Ak Parti'nin bu gidişatına nasıl bir cevap vereceği ise; son seçimlerde kendisini sanık sonuçları ile belgeledi... Ve yine özellikle hızlı tren ile kent merkezinde ki sağlık kuruluşlarının kapatılarak Şehir Hastanesi'ne insanların mahkum edilmesi de ayrı bir eksi oy olarak kayıtlara geçti. Kent merkezinde kapatılan devlet hastanelerinin yerine hızla kent merkezinde açılan özel sağlık kuruluşlarına Ak Parti'li yöneticilerin ve Milletvekillerinin toplu katılımları ise, halkın nezdinde önemli bir eksi not alıyor!

 

Kısacası Ak Parti'ye destek hızla düşerken, kentlerde var olan bu kötü yönetişim şekli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Cumhurbaşkanlığı'nı yüzde 48 ile almasını imkansızlaştırıyor...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.