Osmangazi Belediyesi
Yıldırım Belediyesi
Av. Şirin Alçı
Köşe Yazarı
Av. Şirin Alçı
 

Kentsel dönüşümde tapu harcı muafiyeti

Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nün 1950-2008 yıllarını kapsayan “Türkiye’de Afetlerin Mekânsal ve İstatistiksel Dağılımı Afet Bilgileri Envanteri”nde yer alan bilgilere göre, ülkemizdeki 35 bin 741 yerleşim biriminin yüzde 43.75’i en az bir afet olayına maruz kalmıştır. Türkiye’de meydana gelen afetlerin yüzde 76’sını deprem, yüzde 10’unu heyelan, yüzde 9’unu sel, yüzde 4’ünü kaya düşmesi ve yüzde 1’ini diğer afet türleri oluşturmaktadır. Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’na göre ise ülkemizin yüzde 96’sı farklı derecede deprem riskine sahip bölgeler içindedir. Bu bölgelerde yaşayan nüfus, toplam nüfusun yüzde 98’ine tekabül etmektedir   Afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu mal ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek önem arz etmektedir. Anayasaya göre devletin önemli görevlerinden biri, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde konut ihtiyacını karşılamaktır. Ancak afet riski, anayasal bir hak olan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının kullanılmasını zorlaştırmaktadır. Bu durumda devlet, afet riskini en aza indirecek tedbirler almakla yükümlüdür. 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6306 sayılı Afet Riski Altındaki  Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun, Türkiye’deki deprem gerçeği karşısında ve devletin bu yükümlülüğünün bir sonucu olarak atılan önemli bir adım niteliğindedir. Bu kanun ile her an depremin olabileceği bir ortamda hızlı hareket edilerek bir can daha kurtarma gayretiyle deprem riski altında olan eski yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi arzu edilmektedir. Kanun koyucu en geç 20 yıllık süreçte yedi milyon konutun yenilenmesi amacıyla mal sahiplerinin ve müteahhitlerin hızla söz konusu dönüşüme yönelebilmeleri için teşvikler getirmiştir. Devlet, yıkıcı bir depremle yaşanması muhtemel can ve mal kayıplarını önlemek maksadıyla vergi gelirlerinden mahrum kalmayı göze almış ve bir kısım harç, ücret ve vergiler konusunda muafiyetler getirmiştir. Kentsel dönüşüme tabi olan bir yapı ile ilgili olarak noterde düzenlenen belgeler, dairenin alış ve satışında ödenen tapu harçları ve döner sermaye harçlarının iade edilmesi gereklidir.   Daire sahibinden veya müteahhitten daire satın alan şahıslar Tapu Müdürlüklerinde yapılacak devir işleminden önce dairenin satış bedeli üzerinden yüzde 2 oranında tapu harcı ödemek zorundadır. Aynı şekilde daireyi satan mal sahibi veya müteahhidin de yüzde 2 oranında tapu harcı ödemesi gereklidir. Tapu Müdürlüğü devir işlemi esnasında satış işlemine konu dairenin kentsel dönüşüm kapsamında olup olmadığı konusunda taraflara herhangi bir hatırlatmada bulunmamakta her halükarda tapu harçlarının ödendiğini teyit eden banka dekontu ya da vergi tahsil alındısını görmek istemektedir. Satış işleminin tarafları bu aşamada süreci hızlandırmak için genellikle haklarını sorgulamadan tapu harcını ödemektedir.   Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan yapıyı satın alan ve satan vatandaşlar ödenen tapu harçlarının iadesi için vergi dairesine başvurduğunda; çeşitli bahanelerle talepler reddedilmektedir. Vatandaş iş bu talebini yargıya taşıdığında; ödenen harçları faiziyle geri alabilmektedir. Günümüze dek vergi dairesine bu konuda yüzlerce dava açılmıştır. Mahkemelerce vergi daireleri aleyhine karar verilmektedir.    Vergi ve tapu dairelerinin; kentsel dönüşüm kapsamında yapılan taşınmazlar bakımından vatandaştan tapu harcı alma uygulamasından ivedilikle vazgeçmesi gerekmektedir. 2012 yılından beri var olan muafiyetin uygulamada yok sayılması; hem vatandaşın mağduriyetine yol açmakta hem de harç iadeleri için açılan davaların vatandaşlar tarafından kazanılması ile yargılama giderleri vergi dairelerinin zararına sebep olmaktadır.   
Ekleme Tarihi: 01 Kasım 2021 - Pazartesi

Kentsel dönüşümde tapu harcı muafiyeti

Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nün 1950-2008 yıllarını kapsayan “Türkiye’de Afetlerin Mekânsal ve İstatistiksel Dağılımı Afet Bilgileri Envanteri”nde yer alan bilgilere göre, ülkemizdeki 35 bin 741 yerleşim biriminin yüzde 43.75’i en az bir afet olayına maruz kalmıştır. Türkiye’de meydana gelen afetlerin yüzde 76’sını deprem, yüzde 10’unu heyelan, yüzde 9’unu sel, yüzde 4’ünü kaya düşmesi ve yüzde 1’ini diğer afet türleri oluşturmaktadır. Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’na göre ise ülkemizin yüzde 96’sı farklı derecede deprem riskine sahip bölgeler içindedir. Bu bölgelerde yaşayan nüfus, toplam nüfusun yüzde 98’ine tekabül etmektedir

 

Afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu mal ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek önem arz etmektedir. Anayasaya göre devletin önemli görevlerinden biri, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde konut ihtiyacını karşılamaktır. Ancak afet riski, anayasal bir hak olan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının kullanılmasını zorlaştırmaktadır. Bu durumda devlet, afet riskini en aza indirecek tedbirler almakla yükümlüdür. 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6306 sayılı Afet Riski Altındaki  Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun, Türkiye’deki deprem gerçeği karşısında ve devletin bu yükümlülüğünün bir sonucu olarak atılan önemli bir adım niteliğindedir. Bu kanun ile her an depremin olabileceği bir ortamda hızlı hareket edilerek bir can daha kurtarma gayretiyle deprem riski altında olan eski yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi arzu edilmektedir. Kanun koyucu en geç 20 yıllık süreçte yedi milyon konutun yenilenmesi amacıyla mal sahiplerinin ve müteahhitlerin hızla söz konusu dönüşüme yönelebilmeleri için teşvikler getirmiştir. Devlet, yıkıcı bir depremle yaşanması muhtemel can ve mal kayıplarını önlemek maksadıyla vergi gelirlerinden mahrum kalmayı göze almış ve bir kısım harç, ücret ve vergiler konusunda muafiyetler getirmiştir. Kentsel dönüşüme tabi olan bir yapı ile ilgili olarak noterde düzenlenen belgeler, dairenin alış ve satışında ödenen tapu harçları ve döner sermaye harçlarının iade edilmesi gereklidir.

 

Daire sahibinden veya müteahhitten daire satın alan şahıslar Tapu Müdürlüklerinde yapılacak devir işleminden önce dairenin satış bedeli üzerinden yüzde 2 oranında tapu harcı ödemek zorundadır. Aynı şekilde daireyi satan mal sahibi veya müteahhidin de yüzde 2 oranında tapu harcı ödemesi gereklidir. Tapu Müdürlüğü devir işlemi esnasında satış işlemine konu dairenin kentsel dönüşüm kapsamında olup olmadığı konusunda taraflara herhangi bir hatırlatmada bulunmamakta her halükarda tapu harçlarının ödendiğini teyit eden banka dekontu ya da vergi tahsil alındısını görmek istemektedir. Satış işleminin tarafları bu aşamada süreci hızlandırmak için genellikle haklarını sorgulamadan tapu harcını ödemektedir.

 

Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan yapıyı satın alan ve satan vatandaşlar ödenen tapu harçlarının iadesi için vergi dairesine başvurduğunda; çeşitli bahanelerle talepler reddedilmektedir. Vatandaş iş bu talebini yargıya taşıdığında; ödenen harçları faiziyle geri alabilmektedir. Günümüze dek vergi dairesine bu konuda yüzlerce dava açılmıştır. Mahkemelerce vergi daireleri aleyhine karar verilmektedir. 

 

Vergi ve tapu dairelerinin; kentsel dönüşüm kapsamında yapılan taşınmazlar bakımından vatandaştan tapu harcı alma uygulamasından ivedilikle vazgeçmesi gerekmektedir. 2012 yılından beri var olan muafiyetin uygulamada yok sayılması; hem vatandaşın mağduriyetine yol açmakta hem de harç iadeleri için açılan davaların vatandaşlar tarafından kazanılması ile yargılama giderleri vergi dairelerinin zararına sebep olmaktadır. 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.