Yıldırım Belediyesi
Yıldırım Belediyesi
Ömer Küçükkaya
Köşe Yazarı
Ömer Küçükkaya
 

Kılıçdaroğlu’ndan bahar vaadi!

“Bahar” kelimesi bilindiği üzere, Dünya genelinde birçok ülkede gelişen olağanüstü olaylar sonrasında lugatımızda ve hafızalarımızda yer bulmuş kara bir süreci tanımlıyor… Arap Baharı olarak ifade edilen süreçlerde yaşanan olumsuzluklar, sınırları ve liderleri değişen ülkeler, savaş ortamları ve daha fazlasını Google üzerinden yapacağınız aramalar ile görebilirsiniz. Gençlerin, 2002 yılından bugüne Dünya’nın genelinde gerçekleşen bahar rüzgalarında hangi ülkelerin ne denli büyük kayıplar verdiğini görmesi gerekiyor. Dünya siyasetinde “bahar” kelimesi aslında Amerika eş güdümlü darbeler olarak anılıyor. Ve bu darbelerin en ağır bedellerini son 20 yılda sürekli İslam ülkeleri ödedi…  Ama canları ile ama herşeylerini kaybederek! Mısır’da, Libya’da, Lübnan’da Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da, Tunus’da, Sudan’da, Suriye’de ve daha birçok ülkede bahar rüzgaları yaşandı, yaşanmaya devam ediyor. Sonuç; her zaman hüsran olurken, bahar rüzgalarının arkasında her daim öncelikli dalgalanan bayrak Amerikan bayrağı olurken, piyasaya sürülen para dahil tüm argümanlarda Amerika Birleşik Devletleri’ne ait oldu! Ben demiyorum ki, Türkiye; gerçekten mükemmel ötesi bir ülke! Ama yine ben şunu diyorum; sorunları ve zıtlıkları kaşıyarak değil! Ayrışmaları devre dışı bırakarak; oncu, buncu, şuncu olmaksızın bir olarak kutuplaşmadan daha güçlü bir Türkiye’yi, hep beraber inşa edebiliriz. Millet İttifakı sürecini değerlendirdiğimizde; AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde Türkiye’de siyaset hayatına dahil olan ve yine AK Parti’de Başbakanlık ve Bakanlık yapan isimleri ön saflarda görmekteyiz! Başbakan Ahmet Davuoğlu’ndan, Bakanlar; Ali Babacan’dan, Sadullah Ergin’den bahsederek gideceğimiz süreçte, Cumhuriyet Halk Partisi ile Sol kesim ile ağır ve hatta haksız bedeller ödeterek mücadele etmiş sağ lobinin güçlü muhafazakar isimlerini görürüz. Dün; CHP’ye kötü diyen bu isimler, bugün CHP’den Milletvekili ve hatta Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı… Bir dönem Bursa’dan AK Parti Milletvekili olarak seçilen Cemalettin Kani Torun ile yine AK Parti Nilüfer İlçe Başkanlığı ve Bursa İl Yönetim Kurulu üyelikleri yapmış Alpaslan Yıldız’ın olduğu listeleri değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi’ne sızmıştır! CHP lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Saadet Partisi’nin İslam ülkelerinin büyükelçilerine verdiği iftar yemeğinde sarf ettiği cümleler akabinde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebeti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ifade ettiği cümleler içerisindeki; “dünyaya örnek olacak yeni bir dönemin eşiğindeyiz” ifadesi ile kimlere nasıl bir çağrı yaptığı tartışma konusu oldu! Türkiye’ye 300 Milyar Dolar yatırım getireceği veya borç para aldığını sarf eden Kemal Kılıçdaroğlu; bir yanda 128 Milyar Dolar diğer yanda 418 Milyar Dolar parayı kasaya koyacağını ifade ediyor! Peki, 300 Milyar Dolar kimden, nasıl, neler vaad edilerek getirildi? Veyahut getirilecek? Ve nerelere hangi yatırımlara harcanacak? Ve yine madem 128 Milyar Dolar ile beraberinde 418 Milyar Dolar yani toplamda 516 Milyar Dolar çalındığı iddia edilen para tahsil edilecekse; neden yurdışından 300 Milyar Dolar para getiriliyor veya getirildi? Millet İttifakını oluşturan çoklu siyasi yapıyı değerlendirdiğimizde; 7 benzemez ile karşı karşıya kalmaktayız! Bir yanda Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu; 74 yıl sonra “ben Aleviyim” diye bir çıkış yaparken, yol arkadaşım dediği Gelecek Partisi lideri ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağı iddia edilen AK Parti hükümetleri Başbakanı Ahmet Davutoğlu, “ben Sünniyim” diye bir çıkış yapıyor! Peki! Siz, alevi ve sünni çıkışları yaparak toplumla ayrışırken; Türkiye’de ki farklı dinlerde yaşayanlar ile diğer mezheplerden olanların ve yine mezhep ve ırk tarışması yaşamaksızın 100 yıldır birlik ve beraberlik içerisinde yaşayan Türkiye Vatandaşlarının size bakış açısı ne oldu? Türkiye’de nasıl bir yarık açmakta olduğunuzun farkında mısınız? Türkiye’de 2002 yılından bugüne iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin tüm yaptıklarının karşısında; sözde ekonomik vaatler sunan Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Milletvekili listelerini hiç incelediniz mi? Veyahut Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğu ve Millet İttifakı’nın; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı indirmekten daha kıymetli ve ayakları yere basan herhangi bir projesini, sağlam dayanaklar ile dinlediniz mi? Memleket Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin bir miting meydanında bizzat Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na sorduğu; “Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki, bu milletin 418 Milyar Dolarını çaldılar. Bunu geri alacağım diyor. Benim elimde öyle bir rakam yok. Eğer doğruysa? Bende geri alacağım, söz veriyorum. Kılıçdaroğlu’ndan bir şeyi rica ediyorum! Sen kazanamazsan, ben kazanırsam bende o parayı geri almak istiyorum. Bana yardımcı ol! Çalınan bu 418 Milyar Dolar para son 4 yılda mı çalındı, 21 yılda mı çalındı? Niye 4 yıl mı 21 yıl mı diye soruyorum? Çünkü Babacan ile Davutoğlu, 17 senesinde var bu işin. 4 senesinde yok! Babacan, paranın başındaydı! Maliyenin, Hazinenin başındaydı. Bu paralar son 4 senede mi çalındı? 21 senede mi çalındı? Peki, bu paraları geri alacaksak; Babacan’ın döneminde çalınan paraları da geri alacak mısın? Davutoğlu’nun döneminde çalınan paraları da geri alacak mısın? Alacaksak; Cumhurbaşkanı Yardımcından nasıl alacaksın? Bu sorunun cevabını istiyorum! Ben, hepsini geri alacağım merak etmeyin. 21 yılıda” içerikli cümleye ve sorulara dair Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu hangi cevabı verdi? Evet, vaatlerin gölgesinde 14 Mayıs seçimlerine gidiyoruz! Bir yanda Türkiye’ye an be an seçim sürecine rağmen yatırımlar ile değer katan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öte yanda bir dönem DSP lideri ve Başbakan Bülent Ecevit gibi başka ülkelerin kapısını çalarak para arayan CHP lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu! Sandık, hepimizin en demokratik mücadelesi. Ancak görüyoruz ki, Türkiye genelinde çok iyi çıkış yapan Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; ama Amerikalı ama Türkiye’li danışman ve kurmay kadrosu tarafından hatalı yönlendiriliyor! Belki de bize öyle geliyordur? Siz ne düşünüyorsunuz?
Ekleme Tarihi: 24 Nisan 2023 - Pazartesi

Kılıçdaroğlu’ndan bahar vaadi!

“Bahar” kelimesi bilindiği üzere, Dünya genelinde birçok ülkede gelişen olağanüstü olaylar sonrasında lugatımızda ve hafızalarımızda yer bulmuş kara bir süreci tanımlıyor…

Arap Baharı olarak ifade edilen süreçlerde yaşanan olumsuzluklar, sınırları ve liderleri değişen ülkeler, savaş ortamları ve daha fazlasını Google üzerinden yapacağınız aramalar ile görebilirsiniz. Gençlerin, 2002 yılından bugüne Dünya’nın genelinde gerçekleşen bahar rüzgalarında hangi ülkelerin ne denli büyük kayıplar verdiğini görmesi gerekiyor. Dünya siyasetinde “bahar” kelimesi aslında Amerika eş güdümlü darbeler olarak anılıyor. Ve bu darbelerin en ağır bedellerini son 20 yılda sürekli İslam ülkeleri ödedi…  Ama canları ile ama herşeylerini kaybederek!

Mısır’da, Libya’da, Lübnan’da Irak’ta, Afganistan’da, Pakistan’da, Tunus’da, Sudan’da, Suriye’de ve daha birçok ülkede bahar rüzgaları yaşandı, yaşanmaya devam ediyor.

Sonuç; her zaman hüsran olurken, bahar rüzgalarının arkasında her daim öncelikli dalgalanan bayrak Amerikan bayrağı olurken, piyasaya sürülen para dahil tüm argümanlarda Amerika Birleşik Devletleri’ne ait oldu!

Ben demiyorum ki, Türkiye; gerçekten mükemmel ötesi bir ülke!

Ama yine ben şunu diyorum; sorunları ve zıtlıkları kaşıyarak değil! Ayrışmaları devre dışı bırakarak; oncu, buncu, şuncu olmaksızın bir olarak kutuplaşmadan daha güçlü bir Türkiye’yi, hep beraber inşa edebiliriz.

Millet İttifakı sürecini değerlendirdiğimizde; AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde Türkiye’de siyaset hayatına dahil olan ve yine AK Parti’de Başbakanlık ve Bakanlık yapan isimleri ön saflarda görmekteyiz!

Başbakan Ahmet Davuoğlu’ndan, Bakanlar; Ali Babacan’dan, Sadullah Ergin’den bahsederek gideceğimiz süreçte, Cumhuriyet Halk Partisi ile Sol kesim ile ağır ve hatta haksız bedeller ödeterek mücadele etmiş sağ lobinin güçlü muhafazakar isimlerini görürüz. Dün; CHP’ye kötü diyen bu isimler, bugün CHP’den Milletvekili ve hatta Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı…

Bir dönem Bursa’dan AK Parti Milletvekili olarak seçilen Cemalettin Kani Torun ile yine AK Parti Nilüfer İlçe Başkanlığı ve Bursa İl Yönetim Kurulu üyelikleri yapmış Alpaslan Yıldız’ın olduğu listeleri değerlendirdiğimizde görmekteyiz ki; AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi’ne sızmıştır!

CHP lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Saadet Partisi’nin İslam ülkelerinin büyükelçilerine verdiği iftar yemeğinde sarf ettiği cümleler akabinde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı münasebeti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ifade ettiği cümleler içerisindeki; “dünyaya örnek olacak yeni bir dönemin eşiğindeyiz” ifadesi ile kimlere nasıl bir çağrı yaptığı tartışma konusu oldu!

Türkiye’ye 300 Milyar Dolar yatırım getireceği veya borç para aldığını sarf eden Kemal Kılıçdaroğlu; bir yanda 128 Milyar Dolar diğer yanda 418 Milyar Dolar parayı kasaya koyacağını ifade ediyor!

Peki, 300 Milyar Dolar kimden, nasıl, neler vaad edilerek getirildi? Veyahut getirilecek? Ve nerelere hangi yatırımlara harcanacak? Ve yine madem 128 Milyar Dolar ile beraberinde 418 Milyar Dolar yani toplamda 516 Milyar Dolar çalındığı iddia edilen para tahsil edilecekse; neden yurdışından 300 Milyar Dolar para getiriliyor veya getirildi?

Millet İttifakını oluşturan çoklu siyasi yapıyı değerlendirdiğimizde; 7 benzemez ile karşı karşıya kalmaktayız!

Bir yanda Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu; 74 yıl sonra “ben Aleviyim” diye bir çıkış yaparken, yol arkadaşım dediği Gelecek Partisi lideri ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağı iddia edilen AK Parti hükümetleri Başbakanı Ahmet Davutoğlu, “ben Sünniyim” diye bir çıkış yapıyor!

Peki! Siz, alevi ve sünni çıkışları yaparak toplumla ayrışırken;

Türkiye’de ki farklı dinlerde yaşayanlar ile diğer mezheplerden olanların ve yine mezhep ve ırk tarışması yaşamaksızın 100 yıldır birlik ve beraberlik içerisinde yaşayan Türkiye Vatandaşlarının size bakış açısı ne oldu? Türkiye’de nasıl bir yarık açmakta olduğunuzun farkında mısınız?

Türkiye’de 2002 yılından bugüne iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin tüm yaptıklarının karşısında; sözde ekonomik vaatler sunan Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Milletvekili listelerini hiç incelediniz mi?

Veyahut Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğu ve Millet İttifakı’nın; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı indirmekten daha kıymetli ve ayakları yere basan herhangi bir projesini, sağlam dayanaklar ile dinlediniz mi?

Memleket Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin bir miting meydanında bizzat Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na sorduğu;

“Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki, bu milletin 418 Milyar Dolarını çaldılar. Bunu geri alacağım diyor. Benim elimde öyle bir rakam yok. Eğer doğruysa? Bende geri alacağım, söz veriyorum. Kılıçdaroğlu’ndan bir şeyi rica ediyorum! Sen kazanamazsan, ben kazanırsam bende o parayı geri almak istiyorum. Bana yardımcı ol! Çalınan bu 418 Milyar Dolar para son 4 yılda mı çalındı, 21 yılda mı çalındı? Niye 4 yıl mı 21 yıl mı diye soruyorum? Çünkü Babacan ile Davutoğlu, 17 senesinde var bu işin. 4 senesinde yok! Babacan, paranın başındaydı! Maliyenin, Hazinenin başındaydı. Bu paralar son 4 senede mi çalındı? 21 senede mi çalındı? Peki, bu paraları geri alacaksak; Babacan’ın döneminde çalınan paraları da geri alacak mısın? Davutoğlu’nun döneminde çalınan paraları da geri alacak mısın? Alacaksak; Cumhurbaşkanı Yardımcından nasıl alacaksın? Bu sorunun cevabını istiyorum! Ben, hepsini geri alacağım merak etmeyin. 21 yılıda” içerikli cümleye ve sorulara dair Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu hangi cevabı verdi?

Evet, vaatlerin gölgesinde 14 Mayıs seçimlerine gidiyoruz!

Bir yanda Türkiye’ye an be an seçim sürecine rağmen yatırımlar ile değer katan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öte yanda bir dönem DSP lideri ve Başbakan Bülent Ecevit gibi başka ülkelerin kapısını çalarak para arayan CHP lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu!

Sandık, hepimizin en demokratik mücadelesi. Ancak görüyoruz ki, Türkiye genelinde çok iyi çıkış yapan Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu; ama Amerikalı ama Türkiye’li danışman ve kurmay kadrosu tarafından hatalı yönlendiriliyor!

Belki de bize öyle geliyordur? Siz ne düşünüyorsunuz?

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.