Sevgililer gününün büyüleyici tüketim atmosferinde kapattığınız gözlerinizi açma vakti geldi. Bursa ve Türkiye gündemine dair seçim sürecinde gözden kaçanlar ancak gözümüzden kaçmayanlar ile sizlere merhaba diyorum…
“Türkler unutkan bir millettir” sözünü hafızamıza hatta tarihimize altın harfler ile yazanlar haksız değildi! 15 Temmuz’u unuttuğumuz gibi 6 Şubat depremlerini de çok hızlı unuttuk. 31 Mart yerel seçimlerine hızla yaklaştığımız şu dönemde, kimsenin gür bir ses ile ifade edemediği doğal afetler gerçeğini Türkiye’nin her bölgesinde en acı şekilde yaşıyoruz.
Sel, donma, deprem, heyelan ve daha nice doğal afeti yaşadığımız şu günlerde; ne Ankara’da, ne Türkiye Büyük Millet Meclisi başta olmak üzere ülke gündeminde, ne de Büyükşehir Belediye Meclislerinde şehirlerin doğal afetlere dair son durumlarını yetkili ve seçilmiş kimse dile getirmiyor! Akademik Odalar ise, kendilerine yakın hissettikleri adayları desteklemek ve o adayları listelerde seçilecek yerlerden aday göstermek telaşında adeta uzay boşluğunda yaşıyorlar…
Hafızalarımızın derinliklerine doğru ilerlediğimizde, Bursa’ya dair kimlerin neleri vaat ettiğini ve bu vaatlerin ne kadarını gerçekleştirip gerçekleştiremediğini bulursunuz. Bugün bizim işimiz, siyasetin çok ötesinde olan yarına dair gündemdeki notları sizlerle buluşturmak.
Bursa başta olmak üzere Türkiye farkında değil ama Amerika başta olmak üzere Avrupa ile Ortadoğu’da büyük bir hazırlık yapılıyor! 31 Mart seçimlerinden Adalet ve Kalkınma Partisi ile birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha güçlü çıkması sonrasında kimlerin hangi hain oyunları hayata geçirebileceğini hiç düşündünüz mü? Bu ihanet dolu oyunlara Türkiye ve bizler ne kadar hazırız?
Türkiye’ye 20 yıl gibi kısa bir süre içerisinde havacılık ve uzay sektöründe çağ atlatan, yerli ve milli teknolojiler ile savunma sanayini güçlendiren, kendi otomobili başta olmak üzere teknolojilerini üreten bir ülkeyi meydana getiren adama yani Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ne kadar şükretsek azdır.
Elbette her babanın evladı hayırlı değildir, elbette her iş doğru değildir, elbette her insanın kendine göre kusurları vardır!
Adalet ve Kalkınma Partisi ile Recep Tayyip Erdoğan’ı da bu denklem ile değerlendirdiğimizde; bize düşen tek şey kusurları ve hataları düzeltecek şekilde doğru olan insanların ve işlerin sayısını artırmak adına samimi adımlar atmak olmalıdır. Nitekim insan olmanın gayesinde, af etmek ve merhamet etmek yok mudur?
Yıkıcı bir küresel çöküşün tam ortasında hızla güçlenen bir Türkiye ve liderliğinde Türk İslam coğrafyası elbette kimsenin işine gelmeyecektir! Dengeleri ile oynanan bir ülke yerine, dengeler ile oynayan bir ülke inşa eden adama Dünya’da, Recep Tayyip Erdoğan diyorlar…
Bursa başta olmak üzere birçok Büyükşehir Belediyesi ile bağlı bulundukları ilçe belediyelerini kazanacağı net olan AK Parti’nin güçlü dostu Milliyetçi Hareket Partisi’nin yeniden mahalle temsilcilikleri ile sahalara dönmesini hiç düşündünüz mü? Sayın Devlet Bahçeli neyi fark ederek Milliyetçi Hareket Partisi’ni yine yeniden mahallelerde teşkilatlandırıyor? Sayın Bahçeli’nin gördüğünü siz halen göremediniz mi?
Ekonominin güçlü nişanesi olan üretim konusunda Bursa, her zaman olduğu gibi yine büyük ataklar ile Türkiye’yi omuzlamaya devam ediyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın iki gözünün çiçeği Bursa’ya dair büyük değişimleri gerçekleştirerek şehrimizin ve ülkemizin üretim gücünü yükselten markalarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır.
Peki, bu işler böyle pat diye mi oldu? Bursa’da bir anda üretim, sanayi, turizm, teknoloji, ticaret ve ihracat bir anda mı büyüdü? Elbette tüm bu sektörleri ve daha fazlasını Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay liderliğindeki BTSO ile bünyesindeki Meclis Üyeleri ve Üyeleri gerçekleştirdi. Türkiye’nin gururu Sayın Erdoğan’ın yanında da bu sebeple BTSO Başkanı İbrahim Burkay, Mısır ve BAE topraklarında işbirliği görüşmeleri için bulunan heyette yer alıyor.
Şehirlerin yatırım gücü kadar, şehirlere olan beyin göçü de çok değerlidir. BUTGEM, BUTEKOM, GUHEM derken TEKNOSAB ile adeta çağ kapatıp çağ açan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ın hayata geçirdiği projeler göç veren değil, güçlenen büyük bir şehir inşa edilmesinin ana sebebi diyebiliriz.
Şehre sahip çıkabilmeniz için o şehrin geldiği yeri çok iyi öğrenmeli, öğretmeli ve gelecek nesillere taşımalısınız. Bu konuda var gücü ile çalışan mütevazı adam, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın emeklerini unutmamak gerekiyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “durmak yok yola devam Mustafa” diyerek yine, yeniden aday gösterdiği dört dörtlük adam Mustafa Dündar’ın yeni dönem seçim beyannamesini hepimiz merakla bekliyoruz.
Değerli okuyucularım, bugün bir muhasebe yapmak için uygun bir gün diye düşünüyorum. İç hesaplarımızdan, kıskançlıklarımızdan, geçmişe dair öfkelerimizden ve kinlerimizden kurtulmak için iyi bir gün. Düşünsenize, bir deprem olsa ve düşmanınız ile ailesi enkaz altında kalsa ve siz onların yardım çığlıklarını duyarak kurtarabilecek pozisyonda olsanız ne yapardınız? Onlara sırt mı çevirirsiniz yoksa onları kurtarmak için bir emek harcar mıydınız?
Eğer ilk seçeneği seçiyorsanız kabul ediniz ki; siz, insan bile değilsiniz!
Yerelden ulusala, ulusaldan küresele gerçekleştirdiğim tüm analizler ve araştırmalar çok uzak olmayan bir takvim diliminde Türkiye’de çok ciddi olaylar olacağını işaret ediyor! Siz; ister deprem olacak diyerek dua edin, ister başka doğal afetler, ister ekonomik çöküş, isterseniz darbe. Sonuç itibariyle duaya sarılmalı ve temkinli olmalıyız!
İstanbul başta olmak üzere birçok Büyükşehirde gerçekleşen olağanüstü olayları değerlendirdiğimizde ve beraberinde 15 Temmuz hain darbe girişiminin ana karargâhlarından ve beyin üstlerinden en önemlisinin Bursa olduğunu düşündüğümüzde, çok fazla hususu ve dengeyi değerlendirmemiz gerektiğini ulusal güvenlik ve ülke menfaatleri açısından hatırlatmakta fayda görüyorum.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’u almaya çok yakın olduğu bir dönemde, neden tüm odaklar İstanbul’dan önce İstanbul’u alacak komutan ve devleti var eden Bursa’da aktifleşti?
Bursa’da; kent merkezinde gördüğümüz veyahut görmediklerimiz ötesinde, jandarma bölgelerinde neleri gözlerden kaçırıyoruz? Herkesin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı veyahut İlçe Belediye Başkanları kim olacak sorusunu sorduğu bir dönemde biz, kendimize veyahut birbirimize neleri sormayı bıraktık?
Neyse, uzun uzadıya düşünmenize gerek yok! Üst düzey sendikal görevdeki bir sarı sendikacı eğitimcinin dediği gibi; “Ömer bey bugün ne olacak, yine hangi komplo teorisini üfledin yazılarında” sözü misali o gün Türkiye’de olanları düşündüğümüzde, “Cahile Laf Anlatmak Deveye Hendek Atlatmaktan Zordur” sözü gelir aklımıza ve sadece susar, Allah rızası için bize düşeni yaparız. Yani işimizi! Gayrı gerisi, yetki ve makam sahiplerinin işi değil midir?