Cuma günü Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin’in kararı ile açık lise kaydı durduruldu. Bu nedenle kayıt olmayı bekleyen binlerce öğrenci bir anda boşta kaldı. Önceki okulundan kaydını alıp açık liseye kayıt olmayı hayal eden öğrencilerin birçoğu ortada kaldı. Büyük bir hayal kırıklığı yaşayan öğrenci ve veliler bir arayış içerisine girdiler. Bir kısmı eski okuluna geri dönerken önemli bir kısmı ise henüz ne yapacağını bilemez durumda. Özellikle şubat ayında bir furya haline dönüşen açık lise geçişleribakanlığın son dakika vetosu farklı bir boyuta taşındı. Peki öğrenciler açık liseye neden rağbet gösteriyor? Bunun birkaç basit nedeni olmasına rağmen çoğunlukla keyfi gerekçelerden oluşuyor. Pandemi döneminde zorunlu olarak iki yılını evde geçiren çocuklarda psikolojik sorunlar baş gösterdi. Evde saatlerce bilgisayar başında vakit geçiren çocuklar sosyalleşmeden uzaklaştı ve birçok davranış değişimine uğradılar. Bunların başında okula gitmek istememek, konuşmak yerine mesajlaşmak, kısa cümleler kurmak, yaşam alışkanlıklarının değişmesi vs. Hal böyle olunca sorumluluk almaktan kaçınmaya başladılar. Okula gitmek, okul kıyafeti giymek, traş olmak, makyaj yapamamak, devamsızlık yapmak gibi uygulamalar ağır gelmeye başladı. Bu yüzden okula gitmek yerine açık liseye kaydolup arada bir sınavlara gitmek daha cazip geldi. Açık lise sınavların pandemide olduğu gibi online olacağını böylelikle bir kursa yazılıp hem üniversite sınavlarına hazırlanmak hemde yazılı desteği alma düşüncesi. Okullarda verilen müzik, resim ve beden eğitimi gibi dersleriangarya olarakgörmeleri. Lisede ilk üç yılında çalışmayıp yaklaşan sınav ile birlikte paniklemeye başlamaları.YKS sürecine erken dahil olma çabaları. Enflasyonla paralel olarak artan özel okul fiyatları. Daha az krediyle açık liseden mezun olma avantajından faydalanmak istemeleri. Ailelerin daha az masrafla çocuğunu okutma arsuzu gibi faktörler açık liseye geçme nedenleri arasında sayılabilir. Açık lise okumanın dezavantajları nelerdir? Her şeyden önce okul denen meta sıra masa ve dört duvardan müteşekkil bir yer değildir.Okul hayatın ta kendisidir. Okul,öğrencinin fiziksel, psikolojik ve sosyal gelişimi üstünde oldukça etkili olan bir kurumdur. Bu faktörler göz önüne alındığında öğrencilerin okul kültüründen yoksun büyümeleri. Yalnızlaşma ve sosyalleşememe. Sahip olduğu sportif ve sanatsal yeteneklerde körelme yaşama. Öz disiplinini kaybetme. Rehavet ve gevşeklikte artış görülmesi. Arkadaşlık, dostluk, yardımseverlik ve paylaşma duygusunun zayıflaması. Kişilik gelişiminin sekteye uğraması. Bir gruba dahil olma ve psikolojik destekten yoksun kalmak gibi önemli sorunlarla karşı karşıya kalır. Açık lise okuyan öğrencileri nasıl bir tehlike bekliyor? Bakanlık açık liseye geçmeyi zorlaştırmakla beraber istisna olarak tuttuğu milli sporcular, kaynaştırma öğrencileri, şehit ve gazi çocukları, koruma kanunu kapsamındaki öğrenciler gibi özel nedenlere dayalı öğrencileri muaf tuttu. Bunun yanında iki yıl sınıfta kalan ya da okulla ilişi kesilerek veli ve öğrenci talebine göre açık liseye geçiş imkanı tanıdı. Bakanlık açık lise kısıtlamasına karşı doğabilecek her türlü hamleyi bertaraf etmek içinönemli tedbirler aldı.Yazılıları test yönteminden kaldırıp klasik yazılıya dönüştürmek, devamsızlık ve başarısızlık nedeniyle sınıfta kalma kuralını geri getirmek, Edebiyat dersi sınavlarını dinleme, konuşma ve yazma olmak üzere uygulamalı olarak yapmak gibi kararlar aldı. Hayalet öğrenci uygulamalarına karşı da komisyon kurdu ve sıkı denetim sinyali verdi. Bu tarz kurumlar için web sayfasında şikayet modülü ve ihbar hattı açtı.Bu hareketliliğin yanında bugün okullar açılıyor. Sürprizlerle dolu bir hafta bizi bekliyor. Bakalım nelere tanık olacağız. Bekleyip göreceğiz.