Uzun soluklu bir maraton Covid-19. Öyle ki, bitti dediğimizde yeni bir versiyonu ile yüzleşiyoruz. Mutasyona uğrayarak çeşitlenen Covid-19, küresel bir ekonomik yıkım gerçekleştirdi. Verilere göre, Dünya'nın genelinin aşılama işlemi 2025 yılına kadar sürecek. Amerika başta olmak üzere birçok ülkede hem demografik hem de sosyoekonomik dengeler alt üst oldu. Ölümlerin önü alınamazken, ticaret durdu ve üretim ciddi oranda zarar gördü. Ve tüm gelişmeler ışığında Türkiye, özellikle Şehir Hastaneleri ile dimdik ayakta. Ve akabinde her ne kadar beğenilmiyor olunsa bile, Berat Albayrak'ın doğru politikalarının meyvelerini yemeye devam ediyoruz. Öyle ki, Albayrak'ın başını ekibinin yediğini daha öncede defaten ifade etmiştim.     Ankara'da yoğun bir çalışma maratonu var. Hiçbir veri atlanmıyor. Öyle ki, Ticaret Bakanlığı'nda da bu hummalı çalışmalardan birisine tanıklık ediyoruz. Bursa Haber Gazetesi ve TV ekranlarında Esnaf Oda Başkanları ile programlara başladığımı biliyorsunuz. Yine, Gazete Bursa'da yayımlanan köşe yazılarım ile Ekosektör Gazetesi'nde ki yazılarımda da ekonomi merkezli dipnotlarımda esnaf ve iş dünyası ile ilgili detaylara ısrarla yer veriyorum. Geçtiğimiz hafta ortasında Bursa'ya Ankara'dan kritik düzeyde bir ziyaretçi geldi. Bursa'nın sinir uçlarını ve çarşılarını kontrol eden bu kritik ziyaretçi aynı zamanda önemli mesajları da ileterek Bursa'dan gitti. Yaklaşık üç günlük bir çalışma ziyareti için Bursa'ya gelen Ticaret Bakanlığı Esnaf, Sanatkarlar ve Koopertatifçilik Genel Müdürü Necmettin Erkan'ın Bursa esnaf ziyaretlerinde kendisine birebir eşlik ettim. Öyle ki, toplantılarda ki hummalı çalışmaları da esnaf oda başkanlarının taleplerini de birebir işittim. Esnafın üç büyük sorunu var. Yıllarını zanaatlarına, sanatlarına ömür olarak vermiş olan Oda Başkanları için meslekleri çok değerli. En büyük dertleri, mesleklerinin dijitalleşen dünya ile birlikte hızla yok olması. Yani çırak yetişemiyor olması, esnaf oda başkanları için ekonomiden daha önemli bir dert.     Esnaf Oda Başkanları için diğer bir husus ise, pandemi koşullarının ağır yükü. Evet, dünya ile aynı anda hazırlıksız yakalandığımız bir hastalık yada biolojik savaş ile mücadele ediyoruz. Lakin, esnaf oda başkanları kendilerine güvenilmesi konusunda ısrarcı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a en büyük mesajları, "pandemi ve sağlık güvenlik tedbirlerine uymak kaydı ile işyerlerimizi açalım." Haksız değiller. Türkiye her ne kadar Şehir Hastaneleri ve Sağlık Çalışanlarının hummalı çalışmaları ile süreci başarı ile yönetiyor olsa bile, yaklaşık 2 yıldır ekonomi ağır bedeller ödedi. Öyle ki, Bursa ana muhalefetin gündeminden düşmüyor. Buna rağmen BESOB Başkanı Arif Tak ile yaptığımız son görüşmede Sayın Tak, "kapanan esnaf sayısını açıklayan ana muhalefet lideri neden Bursa'da açılan esnaf sayısını da açıklamıyor" diyerek ana muhalefete sitem ediyor.     Zor şartlarda ekmeğini kazanan Bursa esnafı, "Allah devletimizi zayi etmesin. Biz bu zor günleri de göğüsleriz. Tek isteğimiz devletimizin bize daha fazla güvenmesi. Kuralları ihlal eden birkaç kişi veya işletme için topyekün hepimiz zan altına alınmasın. Bursa, Valisi ve Belediye Başkanları ile bu yükü başarı ile omuzladı. Biz, Ankara'nın bize daha fazla güvenmesini istiyoruz. Devletimizin yanındayız" mesajını ortak bir dille net olarak veriyor.   ***   BESOB ana bina da esnaf ve oda başkanları ile görüşen, devamında Marmarabirlik'i ziyaret eden Ticaret Bakanlığı Esnaf, Sanatkarlar ve Koopertatifçilik Genel Müdürü Necmettin Erkan, Bursa'da çarşı esnafı ile de buluştu. Çarşı esnafının da görüşlerini alan Ticaret Bakanlığı Esnaf, Sanatkarlar ve Koopertatifçilik Genel Müdürü Necmettin Erkan'ın hem esnafa hem de Esnaf Oda Başkanlarına verdiği mesaj çok güçlü. Türkiye'nin önündeki zor süreçleri hızla atlattığını  ve bu aşamada en büyük desteği esnaftan gördüklerini ifade eden Erkan, "bugün herkes bulunduğu yere ve ortama göre durumunu ifade ediyor. Elbette, haklısınız. Bursa gibi güçlü bir kenti birde Dünya ölçeğinde değerlendirmek lazım. Ve yine, Türkiye'yi Dünya ile aynı ölçekte değerlendirmeliyiz. Türkiye, pandemiden güçlenerek çıkıyor. Küresel hesapların oyununu Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan ve Bakanlarımız ile sizler bozuyorsunuz. Esnafımız ülkemizin varlık nedenidir. Bursa'ya güvenimiz tam. Türkiye'nin ekonomik tapusu esnafımıza emanettir. Esnafımız var oldukça, Türkiye payidar kalacaktır" dedi.     Kabul etmeliyiz ki, Türkiye'nin içerisinde bulunduğu zorluklar bir değil. Normal bir insanın evinde ki, işletmesinde ki sorunu aşarken yaşadıklarını düşünürken Ankara'nın onlarca sorunu aşmak için verdiği mücadeleyi ve insan üstü kabiliyeti de görmemiz gerekiyor. Dünya'nın süper gücü olduğunu iddia eden Amerika Birleşik Devletleri son 20 yılldır sürekli lider değiştiriyor. Amerika, Türkiye olmaksızın F-35 projesini bile hayata geçiremiyor! Türkiye'nin önünde ki, onlarca dipsiz kuyunun ve terör finansmananın öncüsü yine Amerika olduğu halde maşallah Türkiye dimdik ayakta duruyor. Elbette bu azmi ve kuvveti ülkeye veren Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı ve ona duacı milyonları da unutmamak gerekiyor.     Kısacası; Türkiye her geçen gün güçleniyor. Dün, Ege sorunu ile bizi yüzleştirmek isteyenler bugün Hazar Denizi'nde ki denizaltılarımızdan ürküyor. Dün, Avrupa Birliği'ne bizi almamak ile tehdit edenler bugün Balkanlar'dan Amerika'ya uzanan Türk İslam gücü karşısında titriyor. Kabul etmeliyiz ki; Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu ölüm tuzağından da daha güçlü var olarak zirve de Türk Bayrağı'nı özgürce dalgalandırmaya devam ediyor.