Yüzyıl önce Anadolu başta olmak üzere Osmanlı topraklarına acımasızca saldıranlar gibi İsrail, 10 yıllardır Filistin’de ve daha birçok yerde masum insanların kanını döküyor ve her türlü zulmü yapıyor!   Sözde müttefikimiz olduğunu iddia eden ancak her türlü terörist saldırının arkasında ya silahı ya ajanı ya da bağlantısı çıkan başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere birçok devlet ile ilişkilerimizi kesme zamanı gelmedi mi?   Sözüm ona Filistin’in İsrail halkına zulüm ve katliam uyguladığından bahis ile İsrail’in yanında duran Amerika ve diğer kâfir ülkeler, Kuran’ı Kerim yakılırken susarken! Müslümanlar; Balkanlarda, Ortadoğu’da, Avrupa’da, Asya’da, Afrika’da ve daha birçok yerde katledilirken onca devlet susarken, İsrail halkının kanı dökülünce mi seslerini çıkartma gereği duydular?   Unutmamalıyız ki;   Hiçbir zulüm karşılıksız kalmayacağı gibi hiçbir zaliminde elini kolunu sallayarak yeryüzünde gezebilme şansı yoktur. Bugün Filistin topraklarında camilerimizi bombalayanlar nasıl olacakta yarın ellerini kollarını sallayarak İslam coğrafyasında gezebilecek?   İsrail’in sözüm ona önceki gün başlattığı savaşı; biz, Müslümanlar istemedi! Aksine Avrupa’da ve daha birçok yerde kutsal değerlerimiz hiçe sayılarak, ulu orta güvenlik güçlerinin himayesinde Kuran’ı Kerim yakılmasına müsaade ederek, İslam coğrafyasını kendilerince korkak sanan başta İsrail olmak üzere İslam düşmanlığının alevini harlayanlar istedi ve başlattı…   Bugün Bursa’da Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy bir dizi etkinlik gerçekleştirecekler. Türkiye’nin ekonomisi için varını yoğunu tüm yetkinliği ile ortaya koyan Sayın Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy’dan inşallah Payitaht Bursa’da İsrail’i kınayan net ve sert açıklamalar duyabiliriz…   Her geçen gün Ortadoğu’dan gelen mülteciler ile adeta bir mülteci ülkesi konumuna gelen Türkiye’de bundan böyle “ben Yahudi’yim” diyen kaç insan nasıl güvende olacak? İsrail Konsolosluk mensupları dâhil İslam karşıtlığını bu kadar tetikleyen Avrupalılar ile Amerikalılar Türkiye’de ne kadar kendilerini güvende hissedebilecek?   Kabul etmeliyiz ki;   Savaş çok kötü bir olay! Masum insanların, ailelerin, çocukların ve camilerin üzerine bombalar atanların, Kuran’ı Kerim hadsizce yakanların; herhangi bir şekilde cezasız kalacaklarına inananların, inançlarını gözden geçirmesini tavsiye ediyorum!   Filistin’e yapılan İsrail zulmü ile ilgili önceki gün Bursa’da; esnaf, vatandaş, genç, çocuk birçok kişi ile görüştüm. Belki sokaklarda ya da etkinliklerde gezen ve Filistin yanarken, gülümseyerek fotoğraf paylaşan Müslüman Milletvekilleri ile Siyasiler de İsrail zulmü ile ilgili halkın görüşlerini duyabilme şansı bulmuştur…   Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın “İslam Birliği” hususunu daha fazla gündeme taşıması ve “İslam Orduları” kurulması yönünde daha sıkı çalışmalar yürütmesi hususunda Müslüman toplumdan ciddi bir talep var!   Ve yine İslam Birliği’nin güçlendirilmesi ile özellikle Amerika ve Avrupa parası yerine “altın” üzerinden ticaretin yapılandırılması arzusu çok yüksek. Ve beraberinde ticaret ile turizmin, eğitim ile sanayi ve ticaretin, nüfusu 3 Milyar’ı aşan İslam coğrafyası üzerinden yeniden güncellenmesini istiyor vatandaşlar…   İsrail gibi tüm Dünya devletleri ve insanlar bilir diyor halkımız; “Müslümanlar hiç kilise yakmadı! Müslümanlar Balkanlarda çocukları ve kadınları Sırp zalimler gibi acımasızca katletmedi! Filistinliler tarafından kiliseler ve siviller bugüne kadar hiç hedef alınmadı! Lakin onlarca yıldır başta Yahudiler olmak üzere İsrail ve Hıristiyanlar ile İslam düşmanları bizi hep acımasızca vurdu! Şimdi birilerinin çıkıp tüm acıları ile başlattıkları özgürlük hareketi mi battı birilerine? Ve son olarak; ne su, ne ekmek, ne ilaç vermeksizin; tüm zulümleri ile Gazze başta olmak üzere Müslüman Filistin halkı, camileri, bankaları, okulları ve hastaneleri bombalanıyor! Hangi kitapta yazıyor böyle bir savaş? Bu bildiğiniz SOYKIRIM değil mi” diyor Müslüman halkımız…   Sokağın söylediği daha acı cümle ne biliyor musunuz? Sokaktaki vatandaş diyor ki; “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kaç Müslüman Milletvekili var? Neden Türkiye Büyük Millet Meclisi halen daha Filistin gündemli olağanüstü bir toplantı gerçekleştirmedi? Bosna’ya, Ortadoğu’ya, Filistin’e daha doğrusu İslam ülkelerinin zulme uğrayışına ve Müslümanların en ağır silahlarla acımasızca öldürülmesine daha ne kadar kayıtsız kalacaklar, daha ne kadar bu zulümleri görmezden gelecek Türkiye’nin Müslüman Milletvekilleri ve Bakanları” diye soruyor vatandaşlar…   Türkiye’nin içerisinde bulunduğu derin ekonomik krizi başlatanların başında İsrail Devleti olduğunu bilmeyen var mı? Veyahut Müslümanların her coğrafyada bir şekilde zulme ve baskıya maruz kaldığını bilmeyen var mı? Peki, neden Türkiye başta olmak üzere İslam ülkeleri tek çatı altında “Türk Birliği” gibi “İslam Birliği” yapısını hayata geçiremiyor?   Savaş ve katliam elbette kötü! Elbette Filistin’deki hiçbir sivil ölümünü kabul etmek mümkün değil. Ölen masumların İsrailli veya Filistinli olması ya da Yahudi veya Müslüman olmaları önemli değil. Onlar öncelikle insan! Ancak Müslüman sivil kayıpları yok sayan ve biz Müslümanların gözüne sokarcasına, öldürülen Filistinli Müslüman masumların üzerine idrar yapan askerlerin görüntüsünün İsrail tarafından yayınlanması ne demek? İsrail neden kendisine karşı böylesine ağır, kin ve nefreti ısrarla tetikliyor?   Kıbrıs’a barış harekâtı düzenleyerek Akdeniz’i güvence altına alan Türkiye, elbette tüm gücü ile Filistin’de barış için gerekeni yapacaktır. Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan’a güvenimiz tamdır. Ancak her geçen dakika insanlar ve insanlık ölüyor! İsrail devleti sadece Müslümanları ve Filistin halkını değil, aynı zamanda insanlığı katlediyor…   Kabul etmeliyiz ki; “Özgür Filistin Devleti” kurulmadıkça akan kanın durması imkânsızdır! Ve yine kabul etmeliyiz ki; hiçbir Yahudi için artık yeryüzü güvenli değil! Bunu sadece ben değil, İsrail’in zulmüne uğrayan veya bu zulmü bir şekilde gören tüm Müslümanlar sosyal medya başta olmak üzere her yerde haykırıyor…   Yazımın başında da ifade ettiğim gibi “savaşı biz başlatmadık ancak emin olun ki, bu savaşı da biz bitireceğiz! Bedeli her ne olursa olsun…”