vip
Yıldırım Belediyesi
Yıldırım Belediyesi

Yargıtay'dan bankaları üzen karar

Ekonomi 28.12.2020 - 13:04, Güncelleme: 14.04.2021 - 16:59 2282+ kez okundu.
 

Yargıtay'dan bankaları üzen karar

İhtiyaç kredisi çeken müşterinin kanser hastası olduğunu bilen banka şubesi, hayat sigortası karşılığında talep edilen parayı tüketici hesabına yatırdı.

İhtiyaç kredisi çekmek isteyen kanser hastası tüketici, banka şubesine gitti. Talep ettiği tutar hayat sigortası poliçesi karşılığında müşterinin hesabına yatırıldı. Bir süre sonra kanser hastası müşteri hayatını kaybedince banka alacağı tahsil etme telaşına düştü. Hayat sigortası poliçesini düzenleyen şirkete müracaat yerine banka, mirasçılar hakkında kredi borcunun ödenmediği gerekçesiyle icra takibi başlattı. Aile, reddi miras kararı çıkartarak icra takibini itiraz etti. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yolunu tutan banka avukatı bu kez iptalin kaldırılmasını talep etti. Davacı banka, davalıların babaları ile imzalanan İhtiyaç sözleşmesi doğrultusunda vefat eden borçlunun mirasçılarına muacceliyet ihtarnamesi tebliğ edildiğini, bakiye borcun 1 hafta içerisinde ödenmesi için süre verildiğini, verilen süre içerisinde borç ödenmediğinden borcun tahsili için murisin yasal mirasçıları hakkında icra takibi başlatıldığını dile getirdi. Mirasçıların bu takibe itirazda bulunduğunu ileri sürerek vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istedi. Kredi borcuyla sarsılan acılı aile ise kredinin hayat sigortası poliçesi kapsamında çekildiğini zaten kendilerinin reddi miras kararı çıkarttıklarını belirtmelerine rağmen dertlerini bankaya anlatamadı. Mahkeme, davanın reddine karar verdi. Banka avukatı bu kez kararı temyiz etti. Devreye giren Yargıtay 13. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda, bankanın kredi talebinde bulunan müşterinin kanser hastası olduğunun bilindiğine vurgu yapıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Kredi kullananın yaşamsal riski karşısında sigortalandığını, riskin gerçekleşmiş olması nedeniyle ödenmeyen borcunun sigorta şirketinden talep edilmesi gerektiği dile getirilmiştir. Mahkeme de hayat sigortasının teminat süresi içerisinde vefatın yani rizikonun gerçekleştiği, davacı bankanın poliçede daini mürtehin (rehin alacaklı) sıfatı bulunması sebebiyle vefat tazminatının dava dışı sigorta şirketinden talep etme hakkının davacı bankada bulunduğu ancak kullanılmadığına dikkat çekmiştir. Somut olayda hayat sigortası yapıldığı ve priminin ödendiği, murisin poliçeler üzerinde banka lehine dain ve mürtehin hakkı tesis ettiği uyuşmazlık konusu değildir. Davacı banka mirasçılara karşı icra takibine geçtiğini ve davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini beyan ederek eldeki davayı açmış ise de sigorta poliçelerinin üzerinde davacı Banka'nın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağı yazılı olup sigorta şirketinin olumsuz yanıtına karşı hukuki yollar davacı banka tarafından tüketilmeden mirasçılara karşı takip başlatılması yerinde değildir. Mahkemece, bu husus gözetilerek vaktinden evvel açıldığı anlaşılan davanın usulden reddi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir. Bozma nedenine göre davacı ve davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.” Emsal nitelikteki kararla benzer konularda bankalar ölen kişinin mirasçılarına değil hayat sigortası yapan sigorta şirketlerinin kapısını çalacak.  
İhtiyaç kredisi çeken müşterinin kanser hastası olduğunu bilen banka şubesi, hayat sigortası karşılığında talep edilen parayı tüketici hesabına yatırdı.

İhtiyaç kredisi çekmek isteyen kanser hastası tüketici, banka şubesine gitti. Talep ettiği tutar hayat sigortası poliçesi karşılığında müşterinin hesabına yatırıldı. Bir süre sonra kanser hastası müşteri hayatını kaybedince banka alacağı tahsil etme telaşına düştü. Hayat sigortası poliçesini düzenleyen şirkete müracaat yerine banka, mirasçılar hakkında kredi borcunun ödenmediği gerekçesiyle icra takibi başlattı. Aile, reddi miras kararı çıkartarak icra takibini itiraz etti. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yolunu tutan banka avukatı bu kez iptalin kaldırılmasını talep etti. Davacı banka, davalıların babaları ile imzalanan İhtiyaç sözleşmesi doğrultusunda vefat eden borçlunun mirasçılarına muacceliyet ihtarnamesi tebliğ edildiğini, bakiye borcun 1 hafta içerisinde ödenmesi için süre verildiğini, verilen süre içerisinde borç ödenmediğinden borcun tahsili için murisin yasal mirasçıları hakkında icra takibi başlatıldığını dile getirdi. Mirasçıların bu takibe itirazda bulunduğunu ileri sürerek vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istedi. Kredi borcuyla sarsılan acılı aile ise kredinin hayat sigortası poliçesi kapsamında çekildiğini zaten kendilerinin reddi miras kararı çıkarttıklarını belirtmelerine rağmen dertlerini bankaya anlatamadı. Mahkeme, davanın reddine karar verdi. Banka avukatı bu kez kararı temyiz etti.

Devreye giren Yargıtay 13. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda, bankanın kredi talebinde bulunan müşterinin kanser hastası olduğunun bilindiğine vurgu yapıldı. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Kredi kullananın yaşamsal riski karşısında sigortalandığını, riskin gerçekleşmiş olması nedeniyle ödenmeyen borcunun sigorta şirketinden talep edilmesi gerektiği dile getirilmiştir. Mahkeme de hayat sigortasının teminat süresi içerisinde vefatın yani rizikonun gerçekleştiği, davacı bankanın poliçede daini mürtehin (rehin alacaklı) sıfatı bulunması sebebiyle vefat tazminatının dava dışı sigorta şirketinden talep etme hakkının davacı bankada bulunduğu ancak kullanılmadığına dikkat çekmiştir. Somut olayda hayat sigortası yapıldığı ve priminin ödendiği, murisin poliçeler üzerinde banka lehine dain ve mürtehin hakkı tesis ettiği uyuşmazlık konusu değildir. Davacı banka mirasçılara karşı icra takibine geçtiğini ve davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini beyan ederek eldeki davayı açmış ise de sigorta poliçelerinin üzerinde davacı Banka'nın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağı yazılı olup sigorta şirketinin olumsuz yanıtına karşı hukuki yollar davacı banka tarafından tüketilmeden mirasçılara karşı takip başlatılması yerinde değildir. Mahkemece, bu husus gözetilerek vaktinden evvel açıldığı anlaşılan davanın usulden reddi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir. Bozma nedenine göre davacı ve davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.”

Emsal nitelikteki kararla benzer konularda bankalar ölen kişinin mirasçılarına değil hayat sigortası yapan sigorta şirketlerinin kapısını çalacak.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ekosektor.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
mecidiyeköy yeni bayanlar şişli yeni bayanlar bakırköy yeni bayanlar halkalı yeni bayanlar avcılar yeni bayanlar şirinevler yeni bayanlar bahçeşehir yeni bayanlar taksim yeni bayanlar beşiktaş yeni bayanlar kartal yeni bayanlar kadıköy yeni bayanlar ümraniye yeni bayanlar anadolu yakası yeni bayanlar maltepe yeni bayanlar beylikdüzü yeni bayanlar pendik yeni bayanlar avrupa yakası yeni bayanlar kocaeli yeni bayanlar antalya yeni bayanlar ataköy yeni bayanlar eskişehir yeni bayanlar fethiye yeni bayanlar sakarya yeni bayanlar muğla yeni bayanlar malatya yeni bayanlar denizli yeni bayanlar konya yeni bayanlar kayseri yeni bayanlar ankara yeni bayanlar bursa yeni bayanlar izmir yeni bayanlar